CHP ideal seçim öncesi şartlarına ragmen klasik oyunu aldı.   Geçen gün bir dost, kendisini viskiye vermiş bir şekilde, Kılıçdaroğlu’nu can havli ile savunuyordu, seçim neticesinden doğan  kederi ile .

 

“Empati yapınız, adam daha ne yapsın? Kasaba kasaba dolaştı, netice itibariyle 7 milyon yeşil kart, makarna, kömür, ve sürü olarak yaşamaya alışmış bir halk!”Ülkenin tek kurtarıcısı Atatürk! Kılıçdaroğlu’nun hatası Atatürkün adını daha sık anmaması idi!”  Dostumu hüzünüyle başbaşa bırakıp ayrıldım.

 

Hem  hüzünlü idi ve hem de farkında olmadan aşağılamaya devam ediyordu. Real politika sadece temenniler ve hayaller ile yürümüyor.

 

Türkiye’deki yaygın kültürde cam tavanlar var.  Halbuki Anadolu bu cam tavanların, “izm”lerin ötesinde. Bir kısmı çatlıyor. Çatlamasını istemiyenler kutsallara sığınarak ve bunları kanun ile, güç ile savunarak değişimi istemiyorlar.

Bu cam tavanlar da sürekli çatlıyorlar.  Bir kısmı bu cam tavanların altında mutlu ve o cam’a zarar gelmesin diye kısmen çevrelerini tehdit ederek savunmaya hazır oldukları mesajını veriyorlar.

Son seçimde çatlayan bir tavan  Anadolu’daki İslamizm idi.  Bir ortaya giderek çıkan gerçek ise    din ve devlet kavramlarının bir birinden ayrılması gereği idi. Diyanet politik bir güç ve politikacıların elinde olması doğru değil.

Bir kutsal  “bakara makara” lafı ile bazılarının anladığı şekliyle çatladı.   Rivayete göre Hammarskjöld Türkiye’ye geldiğinde ezan sesini duyunca sormuş “neden Anita Ekberg\’in  (gençler için: Holivudlu eski sarışın bomba)  ismi bu denli sık hoparlörlerden anons ediliyor?” diye.

 

Eskiden bu espriyi anlatmak bile günah idi. Şimdi artık değil. Batı’da  İsa’nın müzikalleri “Jesus Christ Superstar”, karikatürleri yapılırken bizde din tabu idi ve Allahu Ekber  Anita Ekberg  kelime benzemesini zikretmek bile   tehlikeli idi benim gençliğimde.

 

 

Bir diğer kutsal ise Atatürkçülük namı diğer Kemalizm.  Bugün artık Atatürk’ü saygı ile anmak ve değerlendirilmesini tarihe bırakmak gerek. Hala reçete beklemek Real Politika değildir. “ Tekkeler, zaviyeler olamaz” vs.  gibi zamanında doğru olabilen, başka zamanlarda bambaşka şekilde görülebilecek olgular vardır.  Kemalistler pragmatik davranmakta zorlanıyorlar.   Atatürk tarafından kadınlara oy hakkı “verildi”! Şimdi şimdi kendileri almaya başlıyorlar. Batıda yüz küsur yıl önce olduğu gibi.

 

Din ile devletin ayrılması gereğini Batı’da  din savaşlarında bedelini kan ile ödeyerek anlamış seçmenler yüzlerce yıl önce, bizde ise   sürekli istila edilen topraklar olarak bir emir ve her Türk , asker ve sünni doğar gibi, bir algılama olmuş. Bir cam tavan daha.

 

AKP kazandı. Vatana millet hayırlı uğurlu olsun. Ahlak bezirganlığı ise kaybetti. Bu ahlaksız bir toplum olduğumuz anlamına gelmez. AKP real politikayı Kürt realitesini, belediye hizmetlerini ciddi bir şekilde vermenin iyi olduğunu kavradığı için kazandı. CHP tüm bunlardan sadece uzakta değil, anlamlı kesimleri kutsala karşı  kutsala sarılarak hala kısmen gerçekleri inkar safhasında.

 

AKP nin bu ulusalcıları kısmen aşağılamasından halk neredeyse hoşlanıyor. Kemalist kesim ise anlamıyor

 

Kılıçdaroğlu gerçekten çok gayret etti.  Çiftçiye ucuz mazot sözü iyi idi, Almanya’da yıllardır yapıldığı gibi.  Genel seçime yönelik te olsa. Ama hırsızlık suçlamalarından kendini alıp tam anlatamadı galiba. Askeri kutsallaştıran tavırdan uzaklaştı, İstanbul’da halka daha yakın olarak gördüğü  bir adayı ve Ankara’da  başarılı belediyecilik geçmişi olan MHP den ithal bir adayı halka sundu. Elinizi kalbinize koyun Avukat olan Mansur Yavaş ile halka yakınlık açısından Feyzioğlu ve Batum’u mukayese edin bir kez. Son ikisi sadece memur. Akademik başarıları ile hukuçu kimlikleri ve kibirleri ön planda.

 

Kılıçdaroğlu kibirli olmamasına ragmen memur kökenli,  akçeli işlere Erdoğan kadar yatkın değil. Ve” şık şık eden nalçadır iş bitiren akçedir!”

 

CHP BDP ile bir dizi müzakere sonucunda anlaşmak zorunda. Yol arkadaşlığı, vaadler. Neden Kürt liderler hala AKP ile  Güneydoğu sorunu daha rahat çözülür diyorlar?

 

Çözümsüzlükle gelecek vaadetme devri artık geçmedi mi?

 

CHP Kürt olayını anlamak ve orada alternatif bir  söylemi partisine benimsetmek için çalışmalı da taban ne denli kabul eder?  Orada da çok sayıda  eski soğuk savaşçı var. Nasıl yapacak? Hikmet Çetin’den yeterince faydalanılıyor mu CHP de?

 

MHP nin Kürt gerçeğini benimsemesi yeni bir lider ile çok daha kolay olabilir. Meral Akşener’in ismi sıkça geçer oldu konuşmalarda. Kadroya girmeye can atacak çok sayıda kaliteli teknokrat da var ülkemizde.

Dini istismar etme konusunda ise bakınız,

Mehmet Akif Ersoy:

 

“İnanma insanların samimiyetine,Menfaat hissi ile gelirler vecde

Eğer vaad etmeseydi cenneti,Allah\’a bile etmezlerdi secde”

Bakalım göreceğiz karşısına kimi alternatif Cumhurbaşkanı adayı olarak çıkartacaklar.

 

Yeni “ zafer dalgası” kapsamında 17 Aralık operasyonundan hukuken elle tutulabilir birşey çıkacağına artık inanmıyorum. Başbakan\’ın haleti ruhiyesi konusundaki tedirginliğim ise sürüyor.