Üreyelim Arkadaşlar

Sisifus efsanesini bilirsiniz. Adam bir kayayı dağın tepesine doğru itmeye çalışır. Tam tepeye varacakken kaya aşağıya yuvarlanır ve tekrar tekrar o kayayı yukarıya itmeye çalışır.

 

Yazdıklarımın büyük bir kısmı kayboldu. Her site çöktüğünde kuma yazılan yazılar da gitti. Yazıların bir kısmı – yani 3 yıldır yazılanlar bu blogda . Ben de düzenli bir şekilde yazıları saklamayı beceremiyorum.

 

Kızım sonunda mahmuttolon.com diye bir site kurdu ve kendisi yüklüyor bundan sonra en azından backup falan yapılan bir site olacak. Daha önce yazılan yazılardan bazıları elime geldikçe önümüzdeki aylarda burada tekrar yayınlayacağım. Bir kısmında araştırma ve bazı sayılar var. Örneğin 2008 yılında akarsuları araştırmışım. Boyutlar bu gün de geçerli “kuraklık” vs açısından.

 

 

“Üre-ye_ lim arkadaşlar! Gür ses ile söylenecek!

 

Dünyadaki medeniyetler hep akarsular boyunda kuruldu Su olmadan insanın yaşaması mümkün değil.

 

 

Merak ettim ve aşağıdaki tabloyu  bir fikir verebilmesi için çıkarttım.

Üç gruba ayırdım. Dünya\’daki en büyük nehirler  birinci gurupta:

Amazon           6387 km         209.000 saniyede m3 su

Yangtze           6380                 31.900

Kongo              4371                41.800

Missisipi          6270                16.200 

 

Dağbaşını duman aaaaalmış Üre-yelim arkadaşlar!

 

ikinci grupta kültürümüzde iz bırakmış nehirler;

Nil                    6650 km            2830 saniyede m3 su

 Ren                  1320                    2230

Tuna                 2860                   6500

Amu derya        2400                  2525 

 

ve son grupta Türkiye\’deki nehirler:

Kızılırmak            1370 km          184 saniyede m3

Dicle                     523  TR                629

Fırat                    1263  TR                500  

Sakarya                824                       183*

 

*: bir habere göre Sakarya\’da bu yaz debi 15 metreküpe düşmüş kuraklık nedeniyle.Dağbaşını duman aaaaalmış Üre-yelim arkadaşlar!

 

 

Lütfen su miktarlarını kıyaslayarak, yüksek sesle okuyarak, birkaç dakika bakınız bu sayılara.

 

Türkiye deki denize dökülen su miktarlarını kolayca bulamadım.

 

DSİ  sitesinde bu veriler yoktu.. vatandaşlık numaramı soran

ve soru sorma nedenimi soran bir bilgi formuyla karşılaştım.

 

Epostama cevap gelmedi. Konuyla ilgili insanlardan  ve çeşitli

linklerden aldığım verilerdir ülkemizdeki nehirler hakkında yazdıklarım.

DSİ  ye göre : Su azlığı yaşayan bir ülkedeyiz. Dünyadaki

toplam su miktarı 1,4 milyar km3.

Bu suların % 97,5\’i okyanuslarda ve denizlerde tuzlu su olarak,

 

 

% 2,5\’i ise nehir ve göllerde tatlı su olarak bulunmakta.

Bu yüzde ikibucuğu paylaşacak nüfus 6.6 milyar insanı geçti.

Ülkemizde nüfus 72 milyonu geçti.

 Dağbaşını duman aaaaalmış Üre-yelim arkadaşlar!

Hala  defalarca israrla  “3 çocuk yapın, Allah rızkını verir”

diyebilen bir Başbakan tarafından yönetilmemiz bence en

büyük skandaldır. Belki bu son cümleyi iyice sindirmek için

yüksek sesle bir de  aşağıdaki sayıları okumak gerekir.

Bugünün Türkiye topraklarındaki nüfus :  1800lü yıllarda

10 milyondan azdı, 1955 de             24 milyon idi,1990

yılında       56  milyona geldi, şimdi                 72 milyon.

Ayni binlerce yıldır ekilen topraklar. Azalan sular. Sanıyorum bu rakamları sadece tek başına yüksek sesle okumak da yetmez;  heryerde paylaşmak gerek. 

Dağbaşını duman aaaaalmış Üreyelim arkadaşlar!

Anne ve babanızla konuşun ve sorun acaba onlar sizin

yaşınızdayken hiç şişede su satılır mıydı?  Her tarafta şarıl şarıl akan çeşmeler var mıydı?  “