Kılıçdaroğlu ve CHP

 

 

1990 yılında, o zaman Maliye Bakanlığında genç bir Genel Müdür yardımcısı olan Kemal Kılıçdaroğlu ile tanışmam Cumhuriyet gazetesinde Maliye’nin bir kararnamesine tepki vermem ile başladı. Birkaç gün sonra gene Cumhuriyet gazetesi ikinci sayfasından Kemal Kılıçdaroğlu kararnameyi savunan bir makale yazdı. Ankara’da İstanbul’da birkaç kez görüştük.

 

Yazdığım yazı ve O’nun cevabını burada (http://www.izmirizmir.net/mahmut-tolon-recete-mi-pecete-mi-y1444.html) görebilirsiniz. Korkarım ben haklı çıktım, kararname kaldırıldı.

 

Taşra’da oturup memleket meseleleri hakkında ahkam kesmek kolay diyebilirsiniz. Liderler hakkında zaman zaman yazıyorum ve samimi kanaatim birazcık vatan sevgileri var ise başta Bahçeli’nin ama hem Erdoğan’ın hem Kılıçdaroğlu’nun istifa etmeleri. Bu günkü durumda   ülkeye yapacakları en büyük hizmet olur. Yapmayacaklarını biliyorum. Erdoğan zaten yapısı gereği olaylara uzaktan bakıp da yapamaz. Bakalım ufukta görünen “liderlik” referandumunda halkmız ne diyecek?

 

Erdoğan dış politikası ile tüm komşuları   kendine düşman etti. Ankara’daki bombalar bunun anlamlı göstergesi. Haberler: Fildişi sahilinde ve Ankara’da terörist saldırılar. Geldiğimiz nokta vahim. Silkinmemiz için çok da fazla zaman kalmadı hissine kapılıyor insan. Erdoğan karşısında lider olabilecek bir alternatif var mı? Korkarım yok. Bahçeli hakkında yeterince yazdım. Bir de Kılıçdaroğlu CHP si hakkında yazayım:

 

Müsamere tadında olan Seferihisar CHP Yerel Belediyeler Yerel Yönetim ödülleri töreninde Kılıçdaroğlu’nu yıllar sonra tekrar gördüm. İlçeye giderken “Hoşgeldin Genel Başkanım” türünden afişler, pankartlar. Anons “Sayın Genel başkanım teşrif buyuruyorlar” tadında. Doğrusu ödülleri vereceği sahneye tahteravalli ile taşınmadığına şaşırdım. Bu tür bir ortamda liderin ayaklarının yerden kesilmemesi mümkün değil. Yeni bir seçim kanunu hayati değer taşıyor.

 

CHP düzgün proje ortaya koyamıyor. Başarılı olan Büyükerşen’in hizmetini takdirle karşılamak gerek ama neredeyse sekseninde insanın hala bizzat Belediye başkanı olması doğa açısından başlı başına acıklı bir durum. CHP de önde gelenler yerlerine adam yetiştiremiyorlar. İzmir de CHP nin başarılı olduğunu söylemek güç.

 

AKP genelde görüldüğü gibi daha başarılı. Eh, çok da mükemmel değil tabii. Taşradan bakınca Gül’den, Bülent Arınç’tan akil insanlar olarak çok daha iyi faydalanabilirlerdi, eğer Erdoğan’ın egosu daha altyapılı olsa idi.

 

CHP proje çıkartamıyor. Yirmi milyondan fazla vatandaşımızın gündemi olan YGS sınavları yapılıyor. CHP den tık yok. Müsamerecilik oynuyorlar Seferihisarda. Projelerin içeriğine baksanız üzülürsünüz. 100 ödül kendi kendilerine. Aferim aynen devam, % 25 i de yakalayamayana kadar!  Hemen hepsi sigara içen başkanlar. Bizi yönetmeye talip olan insanları gördüm. Faydalı oldu. O değil, öbürü değil ne olacak? Herhalde yeni bir oluşum gerek. Yok mu dört beş nisbeten “genç” insan? Nasıl bir parti gerek diye fikirlerimi yazmıştım. Herhalde “uçuk” geldi ki pek tepki alamadım. Zamanı gelecektir umarım.

4 thoughts on “Kılıçdaroğlu ve CHP”

  1. BAhceli eskiyi temsil ediyor\ bunda suphe yok. Kilicdaroglu ise Yilmaz Ozdil in yorumu ile tam bir CHP ye asilanmis Cuckoo. Erdogan a bakis aciniz ise mahalle baskisindan bir turlu kurtulamadi. Dunya, genelinde cok ciddi krizlerden geciyor. Bati toplumlari, toplumlari bir arada tutan tutkallarin bozulmasiyla sorunlu. Bu nedenle cesur ve degisik politikalar gerekiyor. Bunu yapabilen tek kisi Erdogan, Kolay gelsin

  2. cengiz sağcan

    Sn.Tolon,ülkemizi fakir bir üçüncü dünya ülkesiyken,bugün orta gelir gurubunda bir ülke haline getiren,ekonomisini üreten bir seviyeye çıkaran,devletçiliği yok eden,askeri darbelerin sonunu getiren,arkasında %50’den fazla halk desteği bulunan bu lideri Bahçeli ve Kılıçtaroğlu ile aynı seviyede değerlendirmenizi hayretle karşıladım.1970’den beri Türkiyedeki siyasi ve ekonomik oluşumları yakından takip eden bir kişi olarak,RTE’dan daha iyi, hatta,ona yaklaşan bir lider görmedim.
    Sizin,acaba,Türkiye artık emirle dışarıdan yönetilemiyor diye Türkiyeyi PKK,FETO ve benzeri terör örgütlerini, paraya boğarak,Batılıların kullandıklarını ve Türkiyenin düşmanı olmalarını göremeyip,RTE dış politikasını suçlamanız çok satıhta bir değerlendime olmuyormu?Böyle bir yaklaşımla,belkide Urladaki CHP li dostlarınıza şirin görünmek istiyor olabilirsiniz.Bu ülkede sizin ve yakın dostlarınızın bir eli yağda ve bir eli balda,huzur içinde yaşamanızla, RTE ‘nın kuvvetli muhalifleri olmanız ne yaman bir çelişki…Ben de sizlerin aksine,Allah bu ülkeyi RTE gibi bir liderden eksik bırakmasın diyorum…

  3. Size tamamen katılıyor ve kutluyorum, Cengiz Sağcan ve Zeki Kıvrak beyefendiler.. yalnız bir tespit ilave etmek isterim, ” Allah bu ülkeyi RTE gibi bir liderden eksik bırakmasın diyorsunuz”.. burda bir eksik var,. görev icabı zaman zaman orta doğuda bulunduğum sıralarda oradaki halkında tıpkı bizler gibi Allah RTE’yi ” İslam Dünyasının başından eksik etmesin ” diye gözlerinde yaşlarla, yürekleri ve sesleri titreyerek toplu ve bir şekilde çok içden dua ettiklerine şahit oldum, sesli ve Görüntülü tespit ettim..

    Zeki beyin ” Dünya’ya cesur ve degisik politikalar gerekiyor. Bunu yapabilen tek kisi Erdogan, Kolay gelsin” tespiti bir çok dış kaynaklardan duyduğumuz önemli bir gerçektir. Değerli antropologlar, sosyologlar bu durumu araştırma konusu yapmışlar Zeki beyin fikrini destekleyen saptamayı tebliğler olarak sunmuşlardır..

    Başkan çok ama lider nadir yetişir, bunu karıştırıyorlar,, bizim halkımız yanılmaz ve bu insandaki meziyetleri, onların ruhunla birleşen derin ruhunu belirleyebilmişlerdir.. Halkı küçük görüp, halkın kararını kaale almayanlar gerekli cevabı almalarına rağmen hala çırpınıyorlar..

    Tabii bizde olduğu gibi aksini savunan azınlık da var., Bizde beyaz Türklere tekabül eden bu azınlık Orta Doğuda kendilerini ” beyaz Araplar ” olarak isimlendiriyorlar.. Duvarlara yazdırdıkları yazı anlam ve figürleri bile, hatta boya renkleri ve cinsleri bile bizdekinin aynı.Aynı üst akıl tarafından servis edildikleri çok kesin., maalesef bunu hala göremeyen anlayamayanlar var, ama onlarda ülkemizde azınlıkta..

    Bu azılığın % 50 nin üzerinde oy kullanarak kesin tercihini yapan Halkı’nada hiç saygısı yok…, hiç saygısı yok ki bu tercihe yani öz be öz Halkı’na istifa diyor.. Halkı hiç mi hiç umursamayan bu azınlık vefa duygusundan da tamamen yoksun.. Vefa çok önemli bir erdemdir, Cengiz beyin yukarıda saydığı artıları görmezden gelmek vefasızlığın göstergesidir.” Vefa borcu” derler çok önemli bir durumdur bizim kültürümüzde.. ama kendisine uzun süre sevgiyle canı gönülden hizmet edene bile kaba bir şekilde sırt çevirebiliyor söylenebiyorlar, yani vefa kelimesinin derin anlamını bilemiyor uygulayamıyorlar.. Rabbim onlara da insaf ve vefa nasib etsin…

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *