Gençlikten çok ta fazla umutlu olmamak gerek. Büluğ çağları, kritik çağlar. Ekonomik sıkıntılar, meslek seçimi. Ben 20 nin altında iken “30 un üstünde kimseye güvenme !” diye düşünmek, moda idi.
Geçen yıllarda nadiren oluşan en azından bana anlamlı gelen fikirlerimin bazılarının 20 li yaşlarda bir kısmının 40 lı yaşlarda ve bir kısmının da tam içinde olduğum yaşlarda ortaya çıktıklarını görüyorum.
Ama yaş eşittir “ölüme yaklaşmak” olduğundan ve gençlerin daha fazla tükettiklerinden midir, inanılmaz bir gençlik hayranlığı, hatta gençlik fetişizmi var insanlığın kültüründe. Daha gence aşık olanlar mı istersin, gencecik sinema artistleri mi istersin? En fazla sinemaya gidenler 7-17 yaşında olanlar ve onlar da ancak daha genç artistlerle kendilerini ekranda görür gibi oluyorlar. Doğal olarak da daha genç görünmek için büyük bir endüstri görevde!
Ülkemizde ise 24 yaşına kadar insanlar alkol satılan bir caz festivaline gidemiyorlar! 18 yaşında ise mebus olmaları kanunu fırında! 18 yaşında insanların milletvekili olmaları biyolojik açıdan komik. 21 yaşında iken belki. 25-31 yaşında daha insan gelişimine uygun benim tıbbi ve yaşam deneyimime göre. Ama 24 yaşında insanların da caz festivaline gidememeleri de komik.
“Böylesine hatalar barındıran bir populizme anlı şanlı milletvekillerimiz izin vermezler sağduyuları ile” diye mi düşünüyorsunuz? Milletin vekili yerine lideri var. Liderlerin sultası var. Liderlerin de kendi deneyimlerinden, eğitimlerinden doğan sapmaları var. Bu doğal. Lider olduktan sonra ayaklarının yerden kesilmesi de doğal ve insanca. Türkiye’deki seçim kanunu için Almanya’da yirmili yaşlarımda iken bir imza kampanyası yapmıştık. Aradan 40 yıl geçti. Milletvekilini muhtarı seçtiğimiz gibi seçebilmemiz gerek. Yoksa lidere itiraz edemez. Sadece maaş alır. Şimdi başkanlık sistemi tartışılıyor. Çözüm olarak gördüğüm “parlamentodaki bölgesel temsilci” (yurtdışında yaşayanları temsil eden Türkiye Milletvekilleri dahil!) Herhalde ben 120 yaşına geldiğimde falan tartışılacak.
Yavaş yavaş, kendimden de, toplumsal tutarsızlıklardan da sıkılıyorum.
Altta Sandy kasırgasından, kızımın oturduğu mahalleden bir resim. 7. günde hala evlerinde elektrik olmayan iki arkadaş aile 3 gün sonra evlerine elektrik geldiği için onlarda misafir.