E-Bürokrasi İle Geçen Mutlu Bir Sabah

Esasen seçimlere mikroskop ile bakan birkaç dostumla telefon ile konuşup seçim neticelerinde neler olup biteceğini yazmaya niyet ederek güne başladım. Görgü kitabının ikinci baskısı için Yay fed’den bandrol alabilmek için Simge yayınevi Sahibi Hüseyin Kerse Bey, Kültür Bakanlığı sistemindeki epostamın değişmesi gerektiğini söyleyince sabah ilk iş ilgili kişiyi telefon ile aradım.

Telefonda çok genç ve sempatik izlenimini veren bir Hanım bana eposta ile işlemin yapılacağını ve kimlik fotokopisini eklememin yeterli olacağını söyleyince de çok ferahladım. Oturduğum yerden yetkili makamlar 40 km uzaklıkta.

Hemen verdiği epostaya ekteki yazıyı yazıp yolladım:

Muhterem Efendim,

Kimlik cüzdanımın ön ve arka yüzü ektedir.  Yayfed bandrol başvurusu   için XY olan eposta adresimin:   XZ

 

olarak değiştirilmesin saygılarımla rica ederim.

 

Mahmut Tolon TC 1xyz”

 

Bir süre sonra eposta geldi:

“İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüne hitaben yazılması gerekir”

Ben de

İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüne

Muhterem Efendim,

Kimlik cüzdanımın ön ve arka yüzü ektedir.  Yayfed bandrol başvurusu   için XY olan eposta adresimin:   XZ

 

olarak değiştirilmesin saygılarımla rica ederim.

 

Mahmut Tolon TC 1xyz”   20.052015 diye yazdım.

Ve tekrar teşekkürlerimle yolladım. Bir saat geçmesini bekleyip, telefonla aradım. İşleme konulabilmesi için İmzalı metnin yollanması gerekiyormuş. Aptal kafam, bu kadar yıllık TC vatandaşı olarak hala öğrenemedim! 40 km gitmek zorunda kalmadığımdan mutlu bir şekilde imzaladım ve scan edip tekrar yolladım.

45 dakika sonra aradım ve “doğru olduğunu umduğumu, bir hatam var ise bana bildirilirse, sevinerek düzelteceğimi” söyledim. Yardımsever genç memure den bir eposta daha geldi:

“Ekteki dilekçeyi imzalayıp göndermeniz halinde işleminiz yapılabilecektir. Bilgilerinizi rica ederim.

“İZMİR İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜNE

 

 

Tehaksis sisteminde kayıtlı olan XY olan e-posta adresimin değiştirilerek XZ olarak değiştirilmesi hususunda;

Bilgilerinizi ve gereğini arz ederim.”

 

Harfine dokunmadan bastım, imzalayıp, scan edip yolladım.

Ve üst makam “rica eder” altta olan ise “arz eder” vs. türü detaylara, takılmadım. Cümle düşüklüğüne de takılmadım. Belki “Kamu Çalışanları” için ilerde ders olur, veya bir okuyucu okurken, bir kez gülümser diye de bloğuma yazdım.

Arzederim.

Ps. Öğleden sonra, değişikliğin yapıldığına dair bir eposta geldi. Başarının verdiği mutlulukla sarhoş gibiyim.

Ben dalgacı bir emekliyim ama çalışırkene “işyerimde bir memura bu kadar iş için asgari ücret verseydim herhalde fıtık olurdum” diye de düşünmedim desem yanlış olur. Ama dur ya! Memurun maaşını, özlük hakkını da ben dolaylı olarak vermiyor muyum? Uff.. Genç olsaydım vallahi politikaya girerdim!

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *