Hayaller ve Hizmet için AKP \’den Kopya Çekmek

Urla, Çeşme, Seferihisar, İzmir ve Manisa Menderes Havalimanı ile uçuş dünyasına bağlılar.

Çeşme’ye Havaş var. Örneğin Urla’ya yok. Çeşme’ye giden Havaş Urla’dan geçmesine ragmen. Arayıp sorunca “otoyolda duramıyoruz” diyorlar. Tekel konumunda olunca burunlar büyüyor. Halbuki Urla çıkışında çıkış bile yapmadan gişelerde müşteri indirebilirler. Gişelere en yakın 2 Taksi durağının telefonunu gösteren bir tabela asar Belediye. Al sana hizmet.

Gelin bakalım AKP ile yönetilen Ankara’ya. Belki CHP ile yönetilen İzmir’e hizmet fırsatı doğar biraz kopya çekercesine.

Havaş Ankara’da 10 TL ye Havalimanından şehre ve sadece Aşki’ye 30 dakikada bir hizmet verirken Ankara Belediyesi Belair diye bir şirkete bu hizmeti de ihale etmiş. Şimdi her 15 dakikada bir havalimanına ulaşım var ve rekabet güzel bir şey , artık 8 TL ye! Havaş da rekabet dolayısı ile artık Kızılay’da da duruyor.

Ne diyor Seferihisar, Urla Belediyeleri bu işe? Ne diyor İzmir, Manisa Belediyesi?   Kopya çekmeye değmez mi? Yoksa Başkanlar kendilerine makam aracı ve şöför verdiğimiz için bu ihtiyacı farkedemiyorlar mı?

Biz Urla’lılar olarak şikayetçiyiz. Bilhassa geçen yıl olan ilk Urla Felsefe Günlerinde bu eksikliği hissettik. Bu yıl da 29 Ekim- 31 Ekim tarihinde Urla Felsefe Günleri’nin ikincisi için şehirdışından bir çok Felsefe Hocası ağırlayacağız bakalım ulaşım sorunu nasıl çözülecek. Bu sefer Urla Halkı Felsefe toplantısına gelenleri kendi evlerinde ağırlayacaklar.

Çeşme’ye Menderes havalimanından 40 dakikada Urla’dan geçerek giden araç varken Urla’ya gelen misafir toplu taşıma ile ve beklemelerle 2 saatte ancak havalimanından Urla’ya varabiliyor.

Urla nüfusu kışın Çeşme’nin yaklaşık iki misli. Urla’ya gelen ulaşım Karaburun’lulara da hizmet olur.

Ne dersiniz, rekabet Havaş’ı canlandırmaz mı?

Seferihisar “Yavaş şehir” ama Urla   resmi ismi “Urla yarımadası” olan yarımadanın Yawashington’u. Kordon’a veya Üçkuyulara hızlı deniz otobüsü seferleri koymak yıllardır konuşulur. Anlaşılan fazla fizibilitesi olan bir atılım değil.

Urla’daki Karantina Adası’ndaki devlet hastanesi taşındı. Ada halka kapandı. Sağlık Bakanlığı “moral eğitim tesisi” halinde uykuya terkedildi. Sadece Hastane binası alanında modern bir otel inşaatına izin verilse ve olan tesisler modernize edilerek cağdaş bir zihniyetle işletecek bir kuruma verilse. Ada’da halka açık bir plaj şartı konulsa ve Karantina binaları da artık  torpil veya hatır gönülle ziyaret edilecek mekanlar olmaktan çıkıp örneğin 10 Tl ye ziyaret edilebilir bir müze haline gelse, yanında güzel bir lokanta veya kahve olsa fena mı olur?

Koca sahil yat limanı da konuşula konuşula bir hal oldu. Urla’da güzel parkurları işaretli yürüyüş yolları olsa bu yolları gösteren haritalar gelenlere verilse. Misafirler güzel parkurlarda bisiklet ile çevreyi, örneğin beylik camilerini   Akpınar (Akmar) köyüne kadar gezebilseler fena mı olur? Hayal bu ya! Eski anıt niteliğindeki 2300 sokak, Mavi sokak ve Kekliktepe ile Çeşmealtı’ndaki Zeytin ağaçları bu haritalarda işaretli olsalar. Urla kalesinde küçük bir Kafe ve manzara seyretme imkanı ile patika düzenlense ve bu yol Kocadağ İnkaya mağarasına kadar işaretlense. (mağara resmen kazılana başlanana kadar girişe bir demir kapı konulsa kaçak kazıyı önlemek amacıyla). Neyse durun canım, olacak bir şeyler üç vakitte merak etmeyin.

2 thoughts on “Hayaller ve Hizmet için AKP \’den Kopya Çekmek”

  1. Sevgili Mahmut,Bugünkü,

    | | Hayaller ve Hizmet için AKP ‘den Kopya Çekmek |

    başlıklı yazını okuyunca, neden yerel yöneticiliğe el atmadığını  merak ettim. Eminim, o zaman herkes senden kopya çekerdi. Bu felsefeciliğinin raconuna da ters düşmezdi. Anaxagoras hocanın bile öyle girişimleri olmadı mıydı? Yalnız, ne o, ne de başka iyi bir yönetici, 1 Kasım Genel Seçimlerine bitişik 29-31 Ekim günlerine taşrada toplantı düzenlemezdi! Ukala dostun..

  2. Sn.Tolon,
    Bu tür işlerin gerçekleşmesi bir kişinin güzel aklıyla olmuyor.Bu tür talebin altında 50 imza bulunan bir dilekçe ile ilgili ve yetkili makamlara yapılması ve takip edilmesi,şüphesiz,istenileni elde etme etme ihtimalini de yükseltirdi.Urlada kedi köpek sorununu da dile getirdiniz.Amma,hiç bir netice ortada yok. O halde,niçin aklı başı yerinde insanları bir araya getirip,beraberce sorunları üzerine gitme zahmetine katlanmıyorsunuz?Yakın geçmişte benzer bir girişimimiz olmuştu.Siz nedense benimsemediniz.”Ben fikri vereyim de,istenileni başkaları gerçekleştirsin”diye düşünmekle olmuyor,işte.Saygılar.

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *