Bir dostum özel şirkette yönetici olan ve patron ile anlaşmazlıktan dolayı işten ayrılırken 3 yıllık maaşını almaya hak kazanan bir uzman.
Ne zamandır kendi işini kurmayı düşünüyordu. Birkaç arkadaş beraber yepyeni ufuklara yelken açacaktılar. Bir iki ayaküstü toplantıdan sonra iş, kapanıp iki üç gün genel ortaklık çerçevesini çizmeye kalmıştı. Finansman\’ın büyük kısmı tamamdı. Bir baktım ki üç yıllık maaşını alması garanti olan başarılı yönetici arkadaş kıvırdı ve daha küçük bir yere yönetici oluverdi.
Risk alma her insanın harcı değil. Düşünmek ve sürekli sürünün önünde koşup olabilecek sorunları görmeye ve gidermeye çalışmayı içeriyor.
Memur zihniyeti ise farklı : \”az olsun, güvenli olsun\” diyerek karaya oturmaya doğru hızla giden bir tekneye bile yerleşmek ve kaptan olmama güdüsünü de beraberinde getiren bir durum.
En bariz halini Hüsamettin Cindoruk\’ta görmüştük. Meclis Başkanı iken partinin başına geçebilecekken tam hayal ettiği uyumu (Demirel\’in onayını) bulamayınca kaptan koltuğunu Tansu Çiller\’e altın tepside sunuverdi.
Bu tür insanlar genelde patronu eleştirebilen ama beğenen, ve patronla uyum olduğu zaman da dağları devirebilen zekada ve çalışkanlıkta, belagatte ve hatta cesarette olan insanlar. Ama kaptan olup da serin rüzgara hissedip rotayı belirlemek?
\”Sağol almayayım!\”
Bu yalın düşüncenin rüzgarında düşünmek nedense memur zihniyetli insanı ürkütüyor. Meşguliyete kaçıyorlar.
Randevu defteri dopdolu, sürekli çözülen sorunlar. Detaylı analizler ve düşünce ama yalın düşünceye gelince iş bir sırt sıvazlanması gereksinimi ve red. Düşünmemek desen değil, cesaretsizlik te demek haksızlık olur. Celal Bayar bana bir kez en rahat çalıştığı dönemin Atatürk\’ün İktisat vekiliyken olduğu dönem olduğunu söylemişti. \”Kana kana çalışabiliyordum. Sonra Başvekil ve Cumhurbaşkanı olduğum dönemler çok daha fazla zamanı dengeleri gözetlemekle geçirdim\” demişti.
Durumdan vazife çıkartmak ve dümene geçmek için mücadele ise apayrı bir kimyayı gerektiriyor. Bu da sanıyorum ancak çaresizlikten veya bilenmekle elde edilen bir durum.