Plaj Senin Kül Tablan mı?

ABD gezisi yaptım daha doğrusu epeyce Florida, iç güveyinden hallice Washington DC ki orada sadece Smithsonian müzelerini gezdim. Delaware ve New Jersey de  toplam yaklaşık 7000 km araba kullandım.

Tam kırk yıl önce orada benzer ama daha uzunca  bir gezi yapmıştım bir tıbbiye stajı yaparken. Birkaç gün içinde  hazırladığım “ABDliler Semizotunu bilmiyorlar “ isimli bir yazıyı buraya yükleyeceğim. Özetle ABD nin inanılmaz mümbit tarım arazileri, dolayı ile “lider millet” konumunda olduğuna değindim ve bir de gerçekten semizotunu bilen tanıyanın az olduğundan.

Hekimler bilhassa çok sağlıklı olduğundan buralarda semizotunu çok tavsiye ediyorlar.  Orada ot muamelesi görüyor.

Benzin , mazot bizdeki fiyatın üçte birine. Bir de uçsuz bucaksız verimli arazileri ekle  tarımda neden lider ülke konumunda olduğu ortaya çıkıveriyor.

Sıkıysa sigara izmaritini plajda kumlara at, cezası eyaletten eyalete değişmekle beraber 400 veya bin dolar olunca plajlar tertemiz.  Sigara izmaritleri  poşetler yok.

Biz de temizlik  ve yere çöp kavramı ceza müessesi olmadan işlemeyecek. Sadece eğitim ile çözmek mümkün değil.  ABD li de zaten daha eğitimli olduğu için çöp atmıyor denemez; Para cezası olduğu için atmıyor. Bir süre sonra alışkanlık haline geliyor. Kırk yıl önce de benzer yasak ve ceza tabelalarını görüp yazmıştım. Eh seçim kanununun değişmesi gerektiğini de yazmıştım pek değişen bir şey olmadı bu konularda.

Güzel bir seyahat geçti, torun torba oraya yerleşmiş Almanya’dan okul arkadaşları ve araç kullanırken Einstein in yaşam öyküsünü dinledim o bitince  Stanford üniversitesinden bir   biyolojide beyin ve sinir sistemi ve davranış  konusunda 18 saatlik ders dinledim.  Yıpranan bilgiler tazelendi, yeni şeyler öğrendim.

Çin ve Japon lokantaları her köşe başında. Çok sayıda koşan ve bisiklet binen insan gördüm.  İnanılmaz bir tüketim toplumu.  Tüm iletişim imkanlarına rağmen  kırk yıl sonra  tümümüzün alışkanlık denilen en öne çıkan  özelliğinden dolayı bazı şeylerin kolay değişmediğini bir kez daha anladım sanki. Bar, pavyon dolaşmadan geldim. Ne yaparsın insanlar cins cins.

Heyecan derseniz olmadı değil yakalansaydım tutuklanması gereken bir suç işlemişim bilmeden. Çalışmayan üstü açık arabada torunu arkadaki çocuk koltuğunda bırakıp 10-12 metreden bir sipariş aldım   – ki her an gözüm torundaydı-. Ama çocuğu arabada bırakmak  suç imiş bu, sonradan öğrendim.    Güzel farklı denizlerde yüzdüm ama doğrusu Ege’yi özledim.

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *