Kızının internette porno seyrettiğini farkeden anne şok içindeydi! Ne yapacağını düşündü. Kızı konuyu konuşmak istemiyordu. Babasının da öğrenince dünyası yıkıldı. “ Ben hayatımda hiç böyle bir şey yapmadım!” dedi baba. (Yalan!)
ŞOK ve YALAN
Einstein, Adorno, Satre gibi pembe dizi yazarlarını basmakla ünlü Routledge yayınevi artık bilimi yeni bir düzeye taşımak için bu yıl ciddi bir iş yapmaya karar verdi ve yılda dört kez Porn studies diye bir bilimsel dergi yayınlamaya başladı!
Cibiliyetsiz röntgenci seni! Hemen ilgilendin değil mi pornografi deyince? Merak etme bu yazıda sana bir kaç güzel site ismi vereceğim(Yalan ? ) Ama önce biraz istatistik vereyim ki “ciddi” bir yazı okuduğunu anla.
İngilitere’deki Science müzesi araştırmasına göre erkekler günde ortalama üç kadınlar ise 2 yalan söylüyorlar. Hiç yalan söylemeyenimiz ise yok. (Bu satırların yazarı hariç tabii, ben yaşamımda hiç porno resmi görmedim!)
Yalanlar bazen dünya görüşü oluyorlar ve bir dogma halinde bizi kısmen yüzyıllar boyunca meşgul ediyorlar. Her kişi kendi gezegeni içinde diğerlerinin yalanını görüyor. Ama bazen yıllar ve yüzyıllar geçiyor ki birisi çıkıp “Kral Çıplak!” desin.
(Vay anasını Kral da mı pornocu çıktı yahu? Napıyormuş adam çıplak? )
Arıların yaşamını araştıran bir biyolog geçen yüzyılın başında erkeklerin ve kadınların seks ilişkilerini araştırmaya başlayınca epeyce ünlü oldu ABD de. Sonra ün
bir yana adam düpedüz superstar oldu erkeklerin kendi kendilerini sıkça tatmin ettiklerini ortaya koyarak. Time dergisine kapak oldu! O zamana kadar Türkçe’de amiyane tabiri ile 31 çekmek, sadece uğursuz seks düşkünleri ve cibiliyetsiz ateistlerin, terörüstlerin yaptığı bir iş diye adlandırılırdı. Hiristiyan kilisesinin suçlayıcı dogması ve moral baskısı ile milyonlarca genç , yüzyıllar boyunca bu işi gizli yaptığı için utanarak ve kendini aşağılık hissederek yetişti.
Yasakçı dogma o denli yaygındı ki Arkeologlar eski Yunan ve Romalıların vajinal anal ikili üçlü veya eşcinsel seramiklerini buldukça bunu gizlemek gereksinimi duyuyordular 1800 lü yıllarda!
Ortak akıl için Kuğu şarkısı’ndan bir alıntı: “Alfred Kinsley arıları araştıran bir biyolog olarak zamanla seks konusunun tam bir tabu olduğunu fark etti ve yavaş yavaş insanın cinselliğiyle ilgili araştırmalar, anketler yapmaya başladı.
Ancak, 1940’ların sonunda Kinsley geniş araştırmaların ardından erkeklerin kendi kendilerini tatmin ettiklerini saptayarak yayınladığında küçük boy kültürel bir devrim ve deprem oldu!
O zamana kadar insanlar, özellikle moral açıdan egemen sınıflar, mastürbasyonun “günah” olduğunu söylüyorlardı. Gene yapılıyordu tabii, ama baskı hisleri, aşağılık kompleksleriyle, gizli gizli yapanın tek kendisi olduğu sanılarak.
Önce erkekler hakkında yazdıkları erkek egemen toplumca alkışlandı.
Sonra kadınların da mastürbasyon yaptıkları hakkındaki bulgularını da yayınlayınca bu kez toplum ciddi tepki verdi; o kadar da değişim istemiyordu insanlar ve özellikle erkekler.
Hem putlaştırdıkları annelerinin, eşlerinin de mastürbasyon yaptıkları gerçeği pek öyle kolay hazmedilecek bir olay değildi; bugün bile sekse karşı rahat ve doğal bir yaklaşımımız olduğu söylenemez. Ancak Kinsley, önyargılar kördüğümü olan bir doğal gerçeğin konuşulur ve araştırılır hale gelmesiyle büyük bir hizmet yaptı insanlara. “
Kinsley enstitüsüne kolayca araştırmalar için para bulurken kadınların da mastürbasyon yaptığı gerçeğini yazınca işler karıştı ve adam o zamanın tutucu ABDsinde persona non grata oldu. Yani istenmeyen adam!
Batı toplumunda Kinsley sayesinde bir paradigma değişikliğI oldu. Eh bizde de yavaştan, kabul etsek te etmesek te en geç internet ile oluyor.
Şimdi İnternette kişiye özel pornoya sexting deniliyor ve dostluklar bitince ortaya dökülen resim ve çekimlere ise “revenge porn” yani intikam pornosu.
Çocuk pornosu hakkında bugün tüm kültürler “aklı ermeyenin” istismarının küçük yaşta yapılabilmesine karşı haklı olarak da dini fikirler de “akıl ermeyen yaşta” aşılanmıyorlar mı? Bebekken vaftiz edilmeler falan başka ne?
Erkekler kadınlardan daha çok porno seyrediyor ve yaşlandıkça seyir oranı azalıyor. Kanunları yapanlar da nisbeten daha yaşlı olduklarından liberalleşme biraz dha sürebilir anlayacağınız.
Spiegel araştırmasına göre internette porno yasaklanmalı diyenler %59 hayır diyenler %40
18-29 yaşındakilerde yasakçılar %39 Yasaklanmamalı diyenler ise %61. Yaşlandıkça yasaklama eğilimi artıyor.
Birçoğu eğitimi de pornodan alıyor zaten, 16 yaşında kadar pornografi seyreden erkeklerin oranı %89 kızlarda %63.
İnternetteki dolaşmaların onda birinden fazlasının zaten amacı bu. Eskiden (poşette falan) Playboy falan vardı. Şimdi (DNS ikapalı veya açık) İnternet var.
Biliminsanlarındaki genel yaklaşımı devekuşu gibi kafanı kuma gömerek yoksayma erotic yaşamın bir parçası , şiddet uygulamasına heryerde olduğu gibi porno da da mesafeli olmak gerek diye özetleyebiliriz.
üstadım yazını okuyunca aklıma “Nymphomaniac” filmi geldi. hani yasaklanan Lars von Trier’in ünlü filmi. filme ait düzgün bir eleştiriyi de ekliyorum:
http://www.sinematopya.com/2014/02/nymphomaniac-2013-itiraf.html
aslında film pornografik öğeler içerse de ciddi bir film, peki kim izlesin?? karar büyüklerimizin:))