Başkanlık Dönemi

 

 

Badem toplanırken Pınarcık köyündeki bakkal Şevki “Eskiden hastanede rehin kalıyorduk, şimdi doktor seçiyoruz” diyerek Başkanlık seçiminin neticesini daha geçen hafta söyleyivermişti.

 

Komşum Ümmü Hanım da Bayramda Ödemiş\’te köyünde idi: “ Her insan bir şekilde bir maaş alıyor\” dedi. \”Ya, sakat kardeşine baktığı için, ya yaşlı annesine” “Tertemiz yollardan gittik geldik”.

 

Kızım 1993 yılında basılan Keçi ve Zina kitabımı bir tıkla indirilecek bir        e-kitap haline getirdi. Dolayısı ile ben de gözden geçirirken 22 yıl öncesi ile mukayese yapabildim. Çok şey değişti. O zaman rahmetli Hikmet Bila, çok sempatik bir şekilde Milliyet gazetesinde Düşünenlerin Düşüncesi sütununda “Kürt Devleti” başlıklı bir yazımı basamayacaklarını söylemişti ve ben de anlayışla karşılamıştım. Çok şey olumlu yönde gelişti.

 

Şimdi batıdaki bir çok ülkedeki vatandaşlar gibi kim Karakuvvetleri Komutanı, kim Hava Kuvvetleri Komutanı bilmiyorum. İlgilenmeme ve kendi işime bakma lüksüm var. Anlamlı değişiklikler! Şu veya bu şekilde Devlet Demir Yollarında bir hamle var.

 

  • Bunlar madalyonun bir,  güzel ve desteklenmesi gereken tarafı. Diğer tarafında tabii hekim olarak beni tedirgin eden Başkanımızın haleti ruhiyesi var. Nüfus konusunda israrı ve \”sıfırlama\” hikayeleri. 2500 yıl önce yaşayan Anaksagoras\’ın dediği gibi: “Duyularımızın zayıflıkları nedeniyle hakikati idrak edecek durumda değiliz”

Heyecanlı bir dönem önümüzde. Benim ilgi alanım değil ve fazla bilgim yok bu Başkanlık sistemi hakkında. Bizler 17 Aralık olaylarının neticelenmesini görebilecek miyiz, yoksa bir nedbe (yara izi)  olarak kalacaklar mı? Bilemiyorum.

 

Önümüzde, komşularımızda olan sorunlar var ve bürokraside anlamlı reform yapılması gerektiği.  Atay\’ın \”Zeytindağı\” kitabında dedem zamanında bile Cemal Paşa’nın bürokrasi reform çabaları anlatılıyor. Bir türlü yaşama geçirilememiş. Bürokratlar emekli olunca da eski şaaşaalarını arar hale geliveriyorlar. Bir kere “amirim”, “müdürüm” olunca ve sonra emekli, ruhlardaki izler sanki nedbe olarak kalıyorlar. O kalıbı atabilen az sayıda insan var gördüğüm kadarı ile. Önümüzde bürokrasiden başka din bürokrasisi var, acaba Diyanet “özelleşecek mi?” Başkanlık sistemi bir değişim sözü veriyor ve yaş ortalaması 29 olan halkımız değişim istiyor.

Paralel devlet konusu herhalde Cumhurbaşkanı Erdoğan\’ın da din ile devletin çok temel bir şekilde ayrılması gerektiğini kabullenmesi ile neticelendi mi? Göreceğiz.

 

Yetmişli yaşlarında emekli bir bürokrat olan Ekmel Bey zayıf kaldı. Ülke için fazla heyecanları olduğu izlenimini veremedi. Değişimi vaadeden ve kazanan Erdoğan oldu. Muhalefette acaba köklü bir değişim olacak mı? Yoksa hepsi koltuklarında oturmaya devam edecekler mi? Oturmaya gayret edeceklerine dair mesajlar yayınlandı bile.   Ekmel Bey kazansa idi çok canımız sıkılırdı. Böylesi daha heyecanlı. Hayırlı uğurlu olsun. Bakalım kim Başbakan olacak? Anayasa nasıl değişecek?

 

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *