Dijital Aptallaşma! Ama Her Şey Daha Güzel Olacak!

 

 

Bir dostum bana bir Alman profesörün bir saati geçen bir konuşmasının linkini yolladığında ilk önyargım “uff bir tane daha kireçlenmiş hocayı bu kadar dinleyemem” diye düşünmek oldu.

 

Adam konuştukça önyargım aşıldı ve keyif ile sonuna kadar izledim ve ayni linki eğitim ile düşünce dünyası ile ilgili olduklarını umduğum 10 -15 kişiye yolladım.

 

Prof. Manfred Spitzer hem felsefe hem tıbbiye okumuş ve beyin ve bilinç ile ilgili çalışan bir hoca. Gönül rahatlığı ile akademideki hocaların %99 un içinde olmadığını söyleyebilirim, rahatça nadir olan yüzde birin içinde ve ötesinde!

 

Dijital aptallaşma dediğini rahatlıkla kendiniz de köşedeki bakkalların çoğunda gözlemleyebilirsiniz.

 

Bir çiklet, bir ekmek ve bir şişe sirke alın, 1o TL verin. Bakkalın kızı veya yeğeni on bakkaldan 8 inde hesap makinasında hesaplayacaktır paranın üstünü. Artık baz toplama ve çıkartmayı yapmayı bilmiyor gençliğin çoğunluğu.

 

Söylediği özetle elektrikli bisiklete binip adale geliştiremezsiniz. Beyin de ayni, çalışmaz ve terlemez iseniz yeni sinapslar, yani sinir hücreleri arasındaki bağlantıları geliştiremezsiniz.

 

Bilincin sağlıklı çalışması için doğa, uyum ve çaba gerekiyor. Bazı uç noktalarda beyin tüm enerjisini hayatta kalmaya odaklıyor. Bir buzlanmış gölün üstünde yürürken buz kırılıp da suyun içine düşerseniz ilk aklınıza gelen bir sigara yakmak veya seks yapmak veya güzel bir beyaz şarap içmek olmaz. Hayatta kalmaya gayret edersiniz. Bu bir an için gerekli olabilir ama hep bilgisayar başında uç noktaları yakalamaya çalışarak vakit geçirirseniz dengeli bir öğrenme olmaz. En verimli çağda yani ilk on yıl içinde çocuğa bir tablet vermek yapılabilecek en büyük yanlışlardan biri eğitimsel açıdan!

 

Bir başka ortaya çıkan gerçek: sağa sola saldırarak, hakaret ederek, dahi olduğunuzu kanıtlamaya çalışmak ile dahi olunmaz.

 

Morbus Google denilen kavramı yani Google hastalığını anlatıyor. Ve önemli bir şey söylüyor: her ne kadar yeni bağlantı kurmak genç beyinde daha kolay ise de ne kadar çok bağlantı o denli kolay oluyor yeni bağlantılar kurmak.

 

Yani beyni doldu bitti diye bir şey yok. Ne kadar çok bağlantı o kadar çok yeni bağlantı imkanı. Beyin bazı köşelerde ve insanlar arası ilişkilerde çok yanlış bağlantılar kurmuş ise o kişi kendisini ve fikirlerini anlaşılamaz noktalara götürebilir ama dengeli bir gelişmede bunların olması için bir neden yok.

Her şey daha iyi olacak. Oluyor da . Örneğin Manfred Spitzer ile internet sayesinde tanışabiliyoruz.
Demografiden de size iyi haberler: Afrika nüfusunun giderek artarak dünyayı istila edeceğini söylüyordu kötümserler. Afrika nüfusunda da artış hızı giderek azalıyor tam Avrupa’daki oranları yakalaması daha 5o yıl sürebilir ama azalış aşikar. Bu dünyada çok fazla insan olduğunu daha çok insan seziyor. Afrika’daki nüfus artışı Avrupa’nın 19. Yy daki haline geldi bile.

Bir başka haber ise Avrupa’da 40 yaşında ilk doğumu yapan kadın sayısı 17 yaşında doğum yapanları geçti! Yani çocuk anne sayısı azalıyor! Daha bilinçli annelik, daha az cahilce doğurulan daha bilinçle yetiştirilen çocuklar. İyimser olmaya devam.

 

 

2 thoughts on “Dijital Aptallaşma! Ama Her Şey Daha Güzel Olacak!”

  1. Yavuz Besorak

    😋

    2017-07-01 13:02 GMT+03:00 Mahmut Tolon :

    mtolon posted: ” Bir dostum bana bir Alman profesörün bir saati geçen > bir konuşmasının linkini yolladığında ilk önyargım “uff bir tane daha > kireçlenmiş hocayı bu kadar dinleyemem” diye düşünmek oldu. Adam > konuştukça önyargım aşıldı ve keyif ile so” >

  2. umur daybelge

    Sevgili Mahmut,Yaşasın! Bu yazı da kanıtlıyor ki, Sende de olgunlaşma işaretleri görülmeğe başladı! Artık eski nüfus patlaması takıntısından kurtuldun sayılır! İnanmıyorsan, bugün Urla’ya heykelini diktirdiğin Anaxagoras’a da bir danış! İstanbul’dan da olsa bugün gözlerim üzerinizdedir! Böylece, bu sıcakta  bana gene smoking giydirmenden de kurtuldum ve don-gömlek oturuyorum! Selamlar, tebrikler!Umur

Leave a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *