Kadir Gecesi Özel

Gençler Kadir gecesinde rakı içmişler. Bunu sosyal medya’da paylaşmışlar.  Rabbim kabul etsin diye de not düşmüşler . Biraz zevzeklik.  Eh, olabilir biraz ülkenin şu anki normlarını zorlama olsa bile. Biraz saygısızlık, biraz olanı değiştirme çabası. Ama genç bu, yapabilir.  Kimse inanmak zorunda değil.

Çalıştıkları şirket tarafından işten atılmışlar.  Paylaşımda şirketin adı geçmiyor. Neden gerek duydu şirket bilinmez.  Şirketin tahammülsüzlüğü. Bu bile olabilir eğer şirket güncel değerlere çok bağlı ise ve bu tür bir davranışın şirketın maddi çıkarlarına aykırı olduğuna karar verirse.

Savcılık soruşturma açmış!?  İşte bu şeriat dışında yaşayan bir devlette olmamalı. Bizde de olmamış anlaşılan. Olsaydı bir hukuk devleti için ayıp bir işgüzarlık olurdu. Ve gençlerin olanı değiştirme çabası, dalga geçerek de olsa ki -malum mizah güçlü bir silah- meşruiyet kazanırdı.

Olanı değiştirme çabası, mizah ile de olsa tarih boyu özveri gerektirmiştir ve bedel ödemeden olmaz. Ama toplum fark etmiyor gözükse de, takdir etmese de olayı algılar ve değişim eninde sonunda gerçekleşir.  İnanç önemlidir. İnananın çoğunluğu  kısmen hatalı da olsa inanmaya devam eder. Değişime inanan ve eski şablonlara inananlar arasında hep bir çatışma vardır. Dostluk ile bu çatışmalar ve eski inançlar zamanla değişir. Veya tüm iyi niyete rağmen değişemez ve zaman zaman dostluklar sona erer.

Menderes, Zorlu ve Polatkan 46 yaşında asılmasydı ne olurdu?   Bir whatsapp grubunda birisi bu soruyu ‘AKP zamanında iki yüz yıl geriye gittik’ diye başlayıp sordu geçenlerde. Ve esasen  dört beş yıldır ‘ya sabır’ diyerek katlandığım ve dingince yanıt vermeye çalıştığım bu kişi’yi  iflah olmazlar gurubuna koyarak sifonu çekme vakti geldiğine karar vermeme neden oldu.  Soruyu ‘Menderes’i asmasaydık ne olurdu’ diye yazmış. Ve cevaben de zaten bir seviyesiz gazetecinin zevzekçe kısmen   yalan bilgiyle donatıp Menderes’in ahlak dışı ilişkileri diyerek yazdığı yazının U-tube’daki dosyasını da eklemiş.  Yeter yahu! Bu Yassıada kepazeliğinde de dava konusu olmuştu malum. Ayhan Aydan da gereken cevabı vermişti alenen.  

Özel hayat ve icraat arasında ayrım olması gerektiğini 70 yaşına gelince az biraz anlamak gerekmez mi?  1960 da Yassıada’da yargılalanlar kalitesinde bir hükümeti bu  ülke hala çıkartamadı. Zorlu, Polatkan, Bayar  değerinde insanlar çok fazla yetişmiyorlar herhangi bir ülkede!  1960 da, olmadı, 1964 de seçimle iktidar değişse idi, ülke için çok daha hayırlı olurdu.

 Her iktidar hele hele 6-7 yıldan fazla başta kalırsa  güç zehirlenmesine uğruyor. Bu türümüzün bir özelliği ve Merkel gibi istisnalar da kaideyi değiştirmiyor. Daha uzun süreler kimsenin iktidar olmaması için tedbir almalıyız.  60, 71, 80 darbeleri olmasa idi bu ülke daha iyi bir konumda olurdu! Ben buna inanıyorum. Bu sathı maile sokmamak için gayret sarfetmek de basının ‘lider’ dediği insanların başlıca görevi olmalı! Şu an Ortadoğulu olma yolunda mı gidiyoruz? Korkarım evet.

Lider denilenler çare üretemiyorlar ise bizlerin saf tutabilerek bu gidişata engel olmamız gerekir. Akıl izan ve mantık çerçevesinde.  Takılmış plak gibi  kinaye ile, düzeysiz yalan ile donatılan   dedikodu ile aptalca bir inatla 62 yıl önce olanlarla uğraşarak değil.