Geçen hafta Altınköy’de kepçe ile yıkım vardı. Yörenin en büyük kooperatiflerinden ve tatil sitelerinden biri: Urla’nın Yağcılar köyüne bağlı Altınköy’de 270 ev var 30 kadarı yaz kış orada oturuyor. Sadece yörenin değil dünyanın güzel plajlarından biri. Yarımadanın Sığacık tarafında ve Sisam adasına bakan koyda enfes kumsala rağmen deniz yazın ilk aylarında epeyce soğuk, Ağustos ayında ısınmaya başlıyor.
Altınköy’ün bir diğer özelliği de 10 km uzaktaki Urla’dan her zaman birkaç derece daha serin olması.. Boğucu sıcaklarda İzmir ile olan ısı farkı bazen yedi dereceye varıyor. Eh pekiyi serinliği ile ünlü site neden fokur fokur?
İzmir’in birçok kalburüstü ailesi bu cennet koya birkaç yüz metre uzaklıktaki eski İskender Yumlu çiftliğinde uzun süren bir inşaat safhası sonunda yaklaşık 15 yıl önce evlerine kavuştular. Site yemyeşil. Fakat o da ne bir evin üstünde spray boya i,le Çek git yazmışlar. Evin sahibesi Gülay ****** ile konuşuyorum. Yerel basından yakinen bildiğim olayı özetliyor. Xyz yıl önce bazı kendini bilmezlerin sitede toplam xy eve birşeyler yazdığını birkaç arabayı çizip lastiklerini bıçakla yardıklarını söylüyor.
Gülay Hanım kooperatiften ihraç edilmiş. Ama olaylar basit değil ve Gülay Hanım kooperatiften ayrıldığı için mutlu.
Bu 270 evden doğal olarak ilk kuruluştan beri geçen süre zarfında birçok ev defalarca el değiştirmiş. .Eh, abicim (yani değerli okuyucum) , burası Türkiye ! Birçok ev sahibi de kendi aklına göre bazı ekler ilaveler yapmış. Bir kooperatif idaresini diğeri izlemiş ve ilk kurucu kooperatif işletme kooperatifine dönüşememiş, onun için sıra en sonunda oturma izni almaya geldiğinde işlemler uzadıkça uzamış.
KAROT TESTİ ŞOKU
Biraz masal gibi anlattığıma bakmayın 12 yıl önce kendi evimin inşaatı sırasında orada oturdum.
Bazı yeni ev alanlar ise idarenin oturma izni için istediği karot yani beton dayanıklık testleri düzgün çıkmayınca gereken onarım için kooperatifi dava ettiler. Kazandılar, evlerini güçlendirme parasını diğer kooperatif üyeleri ödedi. Dava, danıştay falan ulusal basında çok ta fazla ses getirmedi. Esasen siz gidip bir kooperatifte ev alıyorsunuz. Ondan sonra başka bir evde karot testi bozuk çıkınca onun da parasını ödüyorsunuz. Kooperatifin araçlarına bilgisayarlarına haciz geldi geçen yıl. Hani bu evleri yapan firma? Batmış. Hani bu evlerin mühendisleri? Onların sorumlulukları 10 yıl ile sınırlı, aradan zaman aşımı denilen olay geçmiş. Sizin suçunuz ne? Kooperatife üye olmak.
Evlerin bazı ilaveleri yıkılır ve evlere geçen yıl içinde oturma izni verilir. Eh artık Urla Belediye sınırları içinde evlerde oturuyorlar bir sokağın ismi papatya diğerinin ismi manolya sokağı olur. Ondan sonra Belediye’de bir akıllı bu isimleri beğenmez ve isim Altınköy Küme evleri olarak değişir ve sokaklara numaralar verilir. Neden? Allah bilir. Ne zararı var örneğin Papatya Sokak isminin?
YUMRUK
Kısacası türümüzün özelliklerinin hepsi birden bu Altınköy ‘de yaşanır. Bitmedi. Bir gün Yağcılar köyü muhtarı bir kooperatif yönetim kurulu üyesine yumruk bile atar. Bu arada sit alanı değil tartışmaları içinde sahile yakın yerde birkaç ev yapılır ama onlara ruhsat verilmez. 15 yıldır da kooperatifin sahilde bir kafeteryası vardır. Altınköylülerin parası ile sahil temiz tutulur, tuvalet duş yapılır. Bu hafta içinde de tekrar Urla belediyesinin uyarısı üzerine kısmen bazı duvarlar yıkılır. 22 site sakini Belediye’ye dilekçe vererek kaçak bölümlerin yıkılmasını talebetmişlerdir. İzmir şehri içinde kaçak inşaat oranı % 70 lerde iken burada kepçe ile kanunun uygulanması da ilgi çekicidir. Plaj doğal olarak sadece Altınköylülere hizmet vermez. Büyük bir park alanında Yağcılar Muhtarlığı da beş liraya araba park izni verir. Burada toplanan paranın mali açıdan sağlığı ve akibeti de soru işaretleri uyandırdığından bu sefer Maliyeye şikayet yapılır. Konu soruşturulmaktadır. Sahilde macropedia denilen nadir yöreye mahsus ardıç ağaçları vardır. Altında yüzlerce insan mangal yaktığından ağaçların bazıları hastalanır. Mangal yakmak bir Vali tarafından yasaklanır sonra başka bir Vali tarafından tekrar mangal yakmaya izin verilir. Altınköylüler bilhassa Cumartesi ve Pazar günleri plaja kalabalıktan gitmezler. Kooperatifin kaçak yaptığı baraka ve tuvaletler otobüslerle Kordon belediyesinden gelen insanlarca kullanılır. Su parasını ve çöplerin temizlenmesini Altınköylüler öderler. Kazanan kooperatifin işletmecisidir.
Doğal olarak bir kooperatif yönetimi diğerinden şikayetçidir. Komşular birbirlerine küserler. Arabanı neden buraya park ettin? Çitin neden 4 metre yüksek? Su kıtlığı varken bu kadar çok çim yapmanın alemi mi var? Müzik yüksek sesle dinlenmeli dinlenmemeli türünden olaylar ve köpeğini Altınköy sokaklarında tasmasız dolaştırma! Köyde belediye içme suyunu her eve getirirken Altınköy’de kooperatif bu hizmeti verir. Eh, hani ruhsat alınmıştı?
Birisi bahçesindeki havuzu kooperatifin parasıyla ödenen sulama suyu ile doldururken yakalanır.
Brezilya Dizisi Gibi
Bu arada tabii aynen İzmir Sahil evlerinde olan bambaşka bir olay vardır. Altınköy’ün içinde yollar planda 10 metre genişliğinde gerçekte ise altı metre genişliğindedir. Doğal olarak İzmir Sahil evlerinde olduğu gibi, insanlar bahçelerini ikişer metre genişletirler. Park yeri sorunları yaşanır. Kısaca Altınköy yerel yönetim ve iletişim ile uzlaşma sanatının tüm çiçeklerinin açtığı bir nezih kooperatifimizdir. Bir de Bodrumda Cennet evleri vardır, bazılarının Cinnet evleri dediği. Komşular birbirlerini dava ederler. Sadece orada mı? Urla Sefaköy’de bile komşuların davalı oldukları duyulur. Bu batı ülkelerinde de yaşanmış olan Kültür kavgasının bir tezahürü. Hoparlörle şiddet uygulamayacaksın. Yumruk, kafa atmayacaksın. Konuşmadan önce dinlemeyi öğreneceksin. Dinlemeyi öğreneceksin, dinlemeyi öğreneceksin!
Altınköy kooperatifi Yönetim Kurulu başkanı Av Celal Akbıyıkoğulları yakında şantiye elektriğinin de normale çevrileceğinden umutlu sahilde resmi yeni tesisleri de yapabileceklerinden. Altınkoy bütünü ile hem sakinleri arasında, hem komşuları ile bir kültür kavgası (Kulturkampf) yaşıyor. Kaçak tesiste Konak belediyesi tabelasında Konak Belediyesi “Kültür Kampına” hoşgeldiniz yazmıyor muydu?
Fotoğraflar için bakınızhttp://www.yarimada.org/altinkoyde-yikim.html