Yaşlanan nüfus ile yaşamaya kendimizi hazırlamamız gerek demiştim. Bugün izninizle biraz konuyu açayım.
Bismarck 1870 lerde dünyada ilk emeklilik kanununu çıkardığında Almanya’da beklenilen ortalama yaşam süreci 42 idi. Yani normal olarak Almanların sadece %5 i emeklilik denilen 65 yaşına gelebiliyorlardı.
Şimdi Almanya’da ortalama yaşam beklentisi 80 yılı buldu.
İnsanlar var olduklarından beri normal yaşam süresi ortalama 25 -30 yıl iken son yüzyılda bu her yıl bir veya birkaç ay arttı. Günümüzde Ege’de doğan doğan her iki çocuktan biri 100 yaşını görecek!
Bu gençlerin sadece tablet bilgisayarları olmayacak ayni zamanda yapay veya “GDO” lu organları olacak.
\”Dünya denilen gemide diyelim ki biz 1100 insanız. Bu geminin istiap haddi de 1000 insanla sınırlı. Gemi yalpalamaya başlamış.
Hep beraber bu gemide dengeyi nasıl tutturabileceğimiz üzerine kafa yorma vakti geldi.
Bu gemide 8 mi 12 Türk mü var, önemli değil. \” Diye yazmıştım bu cümleyi de izninizle biraz açayım.
Xenofobi denilen yabancı düşmanlığı veya marazi yabancı korkusu tarihe karışacak. İddialı bir cümle mi? Abov, adam vatan hainliğine mi soyunuyor bu yaşından sonra? İnanın değil, şimdi bu cümlenin anlamını anlamayan da inanın çok uzun bir süre geçmeden, yani 10 veya 20 yıl içinde bunu anlayacak.
Neden mi?
Bugün birçok ailede olan bir olay giderek yaygınlaşacak.
Her ailede bir Alman, bir Belçikalı, bir Amerikalı derken bir iki Hintli, Filipinli, Çinli, Pakistanlı, Afrikalı gelin veya damat olacak. Eee çocuklar Türk mü olacaklar? Kısmen Türk olacaklar kısmen Amerikalı vesaire.
Doğal süreç bu şekilde gelişecek. Hamasi nutuklarla da değişmeyecek bir demografik gelişme bu.
Napçez? “Gavur hayranlığı veya düşmanlığından” vazgeçeceğiz, tüm dinlere eşit mesafede duran bireyleri lider seçeceğiz veya basitçe İnsan olmanın önemini anlayacağız ve gemide zaman içinde istiap haddi içinde denge arayarak, diğer yaşam formlarına da yaşam hakkı tanıyarak, yaşlanan nüfus ile uyum içinde yaşamayı giderek öğreneceğiz.
Ütopik düşünceler mi? Çok mükemmel yaratıklar olduğumuzdan mı? Hayır, korkarım sadece başka seçeneğimiz olmadığından.
Tabii ki annelere daha uzun doğum izni ve sosyal haklar vereceğiz, geleceğimiz okutabildiğimiz kadar çocuk okutmakta. Bizim olsun, olmasın. Daha ziyade bütün çocuklar bizim diye düşünmeye de başlayacağız.
Başlık ” 3 çocuk okutmak ” olunca . Bir çocuğu doğru dürüst okutmanın yarım milyon TL’yi geçtiğini falan yazacaksın zannettim. Yazının konusunu anladım ancak başlığın konusuyla ilgili ne dediğini çıkaramadım.
Hahahaha! Love it how adorably optimistic you are 🙂