Kargocu Kardeş!
İçerdeki insan hazırol’da seni beklemiyor.
Geldin, zili çaldın, hemen kaçma.
Paketi vereceğin insan hasta olabilir, yaşlı olabilir.
Hoşgeldin ama lütfen bir bakın etrafına, zahmet et, bir telefon et.
Biz ayni bahçe içinde 5 kişi oturuyoruz. Birimizden birimiz hep evde oluyor. Ama namaz kılanı var, yaşlı olanı.
Son iki haftada 3 farklı kargo şirketi gelip bir kağıt yapıştırıp kaçmış.
Bir tanesi de ertesi sabah kargoyu almaya gittiğimizde yazılan saatte henüz açık değildi. Haydi ismini de vermeyeyim. Gittim saatin kapalı kapının resmini çektim merkezlerine yolladım.
Diğerlerinde kargoyu almaya gittiğimizde asık bir yüz ile karşılaşıyoruz.
Kargocu İnsanlar hep mühim ve önemli.
“Zil çalındıktan sonra 30 saniyede karşısında olmazsak hemen fırça yiyoruz “Ben seni beklemek zorunda değilim!” diye.
Kargo şirketleri çalışanlarına eğitim verseler. Bizim kapıya gitmemiz bahçenin bir ucundan bir ucuna 2 dakika alabiliyor. Eh birisi tuvalette ise, namaz kılıyorsa ne oluyor?
Lütfen Kargo şirketleri gereken dağıtım süresini planlasınlar ve elemanlara eğitim versinler veya kolay erişebilir yerde şubelerini belirttikleri saatte açık tutsunlar. Posta kutusunda bir kağıt. Yerde başka bir alıcının kağıdı! Götürüp o kağıdı da yapıştırdım kapalı kapılarına. Bu ne hiddet, ne celal? Bu ne sabırsızlık?
Arkadaşlar ve bilhassa bu Kargo şirketlerini yönetenler. Lütfen gerekeni yapın artık kargo dağıtırken güleryüz de işinizin bir parçası olsun! Bizim kapımızda 3 adet telefon numarası yazılı. Bir kere arayan oldu o da fırçasını çekti açar açmaz telefonu!
Önemli bir iş yapıyorsunuz lütfen güleryüz ile yapın biz sizin düşmanınız değiliz. Bilakis ya’hu velinimetiniziz!
Bu yazı basılıp her kargo şirketinin kapısına 5 nüsha yapistirilmali
3 Nis 2019 Çar 10:22 tarihinde Mahmut Tolon şunu yazdı:
LikeLike